Dinleyici olarak katıldığım kimi seminerlerde konuşmacının aynı ses tonuyla, yazıya boğulmuş görselleriyle akıp giden sunumlarında uçuşa geçerim, hayaller kurmaya başlar, başka şeylerle ilgilenip koparım konudan. Hele de sunum İngilizce olduğunda kopuş sıklığım daha da fazla olur. Konuşmada geçen bir sözcük dikkatimi çeker, o sözcüğün anlamını düşünürken konuşmacının nereden nereye geldiğini kaçırırım. Biz yetişkinler bile izlediğimiz derslerde zorlanıyor ve kopuşlar yaşıyorken öğrencilerin sınıfta bir ders sürecini kopmadan takip etmelerini bekleyemeyiz.
Aslında bu gerçeği hepimiz kabul ediyor ve öğrencilerin dikkat sürelerinin kısa olduğunu biliyoruz. Bu gerçekle baş etme yöntemimiz genelde derslerde dalıp giden öğrencilere bireysel uyarılar vermek oluyor. Bu uyarılar derste dalıp giden öğrencileri tekrar dersi dinlemeye davet etmek oluyor. Bu süreçte dersin aktığını ve öğrencilerin neler kaçırdığını ne yazık ki gözden kaçırabiliyoruz. Bu kopmalar, anlatıya yeniden bağlanıldığında aradaki boşluk nedeniyle konuyu anlayamama gibi bir soruna neden oluyor.
Ders planı hazırlarken kazanıma ulaşılıp ulaşılmadığının anlaşılması için değerlendirme bölümü hazırlarız. Örneğin, tam sayılı kesirlerin sayı doğrusunda gösterilmesine yönelik bir ders planı hazırlarken dersin sonu için de her öğrenciye birer sayı doğrusu verilerek kazanıma ulaşıp ulaşılmadığı kontrol edilebilir. Bu değerlendirme hangi öğrencinin konuyu kavradığını ya da kavramadığını bize gösterecektir. Böylesi bir son değerlendirme sonrası kazanıma ulaşamayan öğrenciler çok ise konu yeniden tekrar edilmek zorunda kalacak ve sonra yetişmeyen müfredat belasıyla boğuşulmak durumunda olunacaktır.
Ders bitimini beklemeden ders sırasında da öğrencilerin öğrenmelerini basit ara değerlendirmelerle kontrol edebiliriz. Katıldığım bir eğitimde öğrendiğim uygulama, öğretmenin tüm sınıfı nefes alımı kadar kısa bir sürede yoklamasına yardımcı olacak bir yöntem sundu. Ders anlatımının kavrama aşaması sonrası öğrencilere, şu ana kadar anlatılanlar benim için net ve anlaşılır diyenler avuç kapalı, baş parmak açık işareti, anlatılanları anladığım konusunda emin değilim diyenler tüm parmaklar açık ellerini sağa sola, anlamadığım konusunda eminim diyen öğrenciler de baş parmak aşağıda ellerini göstersinler diyerek öğrencilerden anlatılan konunun o ana kadarki bölümüyle ilgili geri bildirim alınabilir. Bu geri bildirimin sonucuna göre öğretmen derste biraz geriye gidebilir, öncesinde işlenen bölümün tekrarını yapabilir ya da benzer durumdaki öğrencileri bir araya getirip kavrayan öğrencilerle bir sonraki adıma geçip, diğer öğrencilerle tekrar çalışma yapabilir. Ara değerlendirme dersi farklılaştırmak için de yararlı olabilir.
Baş parmağı yukarıda ya da aşağıda tutma yerine, öğretmen işlenen konuyla ilgili ara değerlendirme almak için farklı simgeler de kullanabilir. “Geçelim, anladım.” diyenler renkli kalem, “Duralım ve tekrar edelim.” diyenler kurşunkalem vb. “Konuyu çok iyi anlayanlar kendine üç puan, biraz kavrayanlar iki puan, kavrayamayanlar bir puan versin.” denilerek öğrencilerden ellerini havaya kaldırarak kendilerine kaç puan verdikleri sorulabilir.
Bir ara değerlendirme aracı olarak “blobtree” kullanılabilir. İşlediğim bir konunun ardından öğrencilere bu görseli dağıtarak, kendilerini yeni öğrendikleri konu ile ilgili nerede gördüklerini soruyordum. Öğrenciler öğrenme durumlarına bağlı olarak kendi seçtikleri karakteri boyuyorlardı. Çalışma, kümeyle yapıldığında her kümeye bir kağıt vererek kümedeki öğrencilerin aynı ağaç üstünde kendilerine bir yer seçmelerini istiyordum.
Ders akışı sırasında birçok yöntemle ara değerlendirme alınabilir, bu şekilde ara değerlendirme almak özellikle kendini ifade etme konusunda sıkıntı yaşayan öğrenciler için de kolaylaştırıcı olacaktır. İyi bir geri bildirim aracı olan ara değerlendirmeler, öğretmenin dersin devamını doğru yürütmesinin de önünü açacaktır.
(Görselin aslına www.blobtree.com adresinden ulaşılabilir.)
Müjdat Ataman
Okul Müdürü