Narsisizm. Hepimizin narsisizmin ne olduğuna ve narsistik bireylerin etraflarındaki insanları nasıl etkilediklerine dair genel bir fikri vardır. İster narsistik bir bireyle bir şeyler yaşamış olun, ister arkadaşlarınızdan ya da ailenizden bu bireyler hakkında hikayeler dinlemiş olun, “biraz tatsız” olmaktan çok daha fazlası olabileceklerini bilirsiniz mutlaka.
“Narsistik kişilik bozukluğu, zihinsel bir bozukluktur. Bu insanlar kendi önemlerine dair şişirilmiş bir duyguya sahiptirler, takdir edilmeye derin bir ihtiyaç duyarlar ve başlarına karşı empati eksikliği içindedirler. Ancak bu ultra özgüven maskesinin altında en küçük bir eleştiri karşısında bile savunmasız olan kırılgan bir özsaygı yatar.”
Narsisizm genetik bir özellik de olabilir, ama daha çok, belli bir ebeveynlik tarzına bağlı olarak zaman içinde gelişir.
Araştırmacılar, hangi ebeveynlik türlerinin narsistik bir kişilik yaratmaya daha yatkın olduğunu anlamak için yaşları 7 ile 11 arası değişen toplam 565 çocukla konuştu. Araştırmacılar aynı zamanda bu çocukların ebeveynleriyle de (415 anne ve 290 baba) görüştü.
Buldukları sonuçlar, çocuklarını aşırı öven, onlara başkalarından daha üstün olduklarını ve özel muameleyi hak ettiklerini söyleyen ebeveynlerin narsistik çocuklar yetiştirmeye daha yatkın olduklarını ortaya çıkardı. Bu çocuklar büyüdüklerinde de narsistik birer yetişkin oluyorlardı. Bu, özellikle 7 ve 11 yaş arasındaki çocuklar için geçerliydi.
Ulusal Bilimler Akademisi Tutanakları‘nda yayınlanan araştırmada şöyle deniyor:
“Çocuklar, ebeveynleri tarafından, başka çocuklardan daha özel ve daha fazla hak sahibi kişiler olarak görüldüklerinde, üstün bireyler oldukları görüşünü içselleştirebiliyorlar. Bu görüş, narsisizmin özünü oluşturuyor. Ancak çocuklara ebeveynleri tarafından sevgi ve takdir duygularıyla yaklaşıldığında, değerli bireyler oldukları görüşünü içselleştirebiliyorlar. Bu görüş ise özsaygının özünü oluşturuyor.”
Temel olarak sevgi göstermek çok önemli elbette, ancak çocuklarınıza diğer herkesten daha iyi oldukları için sevginizi kazandıklarını düşünmeyi öğretmeyin. Narsisizmin, bir çocuğun, bir güvensizliğini koruma ihtiyacından dolayı da oluşabileceğini unutmamanız önemli.
Narsistik eğilimleri teşvik etmeden de bir çocuğun kendisi hakkında iyi hissetmesini sağlamanın çeşitli yolları var. İşte birkaç öneri:
- Çocuklara bağ kurmayı öğretin, başkalarını etkilemeyi değil. Çocuklarınızla zaman geçirmeyi sevmenizin nedeninin, onların başarabildikleri şeyler değil onlara duyduğunuz sevgi olduğunu bildiklerinden emin olun. Çocuğunuz bunu gelecekteki ilişkilerinde de taklit edecektir.
- Empatiyi öğretin. Çocuklar, eylemlerinin bir başka insanı üzebileceğini anlamalı. Çocuğunuza başkalarının duygularının farkında olmayı öğreterek, tüm yetişkinliği boyunca beraberinde taşıyacağı sosyal becerileri kazandırıyor olursunuz.
- Arkadaşlığı teşvik edin. Çocuklarınızın arkadaşlıklar kurmalarına izin vermeniz önemlidir. Arkadaşlar onlara gerçeği söyleyecektir. Onlara, sevilmek için mükemmel olmaları gerekmediğini öğretecektir. Arkadaşlıklar, eylemlerinin başkalarını nasıl etkilediğini çocuklarınıza öğretmek için de idealdir.
- Nazik olun. Özünde narsistiklerin çoğunun, özellikle de narsistik çocukların özsaygıları oldukça azdır. Disiplin önemlidir, ama saygı ve ilgiyle davranmak da çok önemlidir. Onlara hata yapmanın sorun olmadığını ama özür dilemenin de önemli olduğunu hatırlatın. Yanlış bir şey yaptıklarını bilirler. Onlara bu yanlışları düzeltmeyi öğretin.
Kaynak: http://www.davidwolfe.com/1-parenting-trait-narcissistic-children/?c=pwf&mp=pop