Öğretmenlik, insanların üzerinde en fazla söz söylediği mesleklerden birisi. Hemen herkesin öğretmenliğe dair söyleyecek bir şeyleri var. Aynı şeyin sizin mesleğiniz için de geçerli olduğunu düşünsenize!
Öğretmenler hakkında en çok söylenen sözlerden ve onlara en çok sorulan sorulardan oluşan bir derleme hazırladık sizin için. Cevaplar da öğretmenlerden gelsin!
- “Hepimiz ilkokula gittik, o yüzden hepimiz bu konuda bir çeşit uzman sayılmaz mıyız?”
Maalesef hayır. Daha önce de hastalanmıştınız, peki bu sizi bir doktor yapıyor mu?
- “Emekli olduğumda hala bir şeyler yapmak istiyorum, sanırım öğretmenlik yapabilirim.”
Öğretmenlik; bahçıvanlık ya da yelkencilik gibi bir hobi değil. Hatta öğretmenlik, eski işinizde aslında tatildeymişsiniz gibi hissettirebilir.
- “Sınıfınızı daha eğlenceli bir hale getirmeyi düşündünüz mü hiç?”
Hayır, olabildiği kadar sıkıcı hale getirmek için elimden gelenin en iyisini yapıyorum.
- “Eğer çocuklara gerçekten değer veriyor olsaydınız, maaşınızı bu kadar önemsemezdiniz.”
Öğrencilerimi seviyorum. Öğretmenliği seviyorum. Ama aynı zamanda aileme destek olmayı ve çocuklarımı besleyebilmeyi de seviyorum.
- “Eğer okuldaki zamanınızı yönetirseniz, eminim haftasonları ders planları hazırlamanıza ya da not vermenize gerek kalmaz.”
Tamam, okulda biraz meşgul olabilirim. Günün neredeyse her anında öğrencilere öğretmenlik yapıyor ve onlarla çalışıyorum. Okul dışında hazırlığa ve not vermeye haftada 20 saat harcamak benim için normal bir şey.
- “Kendi çocuklarınız olmadan asla gerçek bir iyi öğretmen olamazsınız.”
Aslında evet, olabilirim. Öğrenci ve öğretmen arasındaki ilişki, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkiden oldukça farklıdır.
- “Neden onlara bu kadar fazla kitap okutup bu kadar fazla yazı yazdırıyorsunuz? Neden iyi not almak bu kadar zor?”
Çünkü bu benim işim. Çünkü öğrencilerim öğrenmek için buradalar. Çünkü bu dünyada hayatta kalabilmek için bu becerilere ihtiyaçları olacak. Daha kaç neden duymanız gerekiyor?
- “Ben de vergi ödüyorum, yani teknik olarak benim için çalışıyorsunuz.”
Kusura bakmayın ama bizler Minyon değiliz. İşler böyle yürümüyor. Vergiler, bir bütün olarak toplum için kamu mallarını ve hizmetlerini – itfaiye teşkilatı, polis, parklar ve evet devlet okullarını – destekliyor. Ve bu arada, öğretmenler de vergilerini ödüyor.
- “Ah, anaokulu öğretmeni misiniz? Bu çok eğlenceli olmalı. Bütün gün şarkı söylemek ve dans etmek harikadır herhalde.”
Evet, hayatım tıpkı Disney filmleri gibi. Ben şarkı söylüyorum ve çocuklar ve ormandaki küçük hayvanlar koşarak yanıma geliyorlar. Aslında anaokulunda biz çocuklara okur yazarlığın ve matematiğin temellerini öğretiyoruz ve aynı zamanda sosyal ve duygusal becerileri de. Bu da onları daha ileri sınıflarda başarılı olmaya hazırlıyor.
- “Neden bu kadar katısınız? Onlar daha çocuk.”
Sınıflarımızda gülmek ve eğlenmek için yeterince zaman yaratıyoruz. Ancak kurallar ve rutinler sadece gerekli değil, aynı zamanda çocukların sınıfta kendilerini güvende hissetmelerini ve kendilerine değer verildiğini anlamalarını sağlıyor.
- “Ne kadar zor olabilir ki? Bütün yaz tatil yapıyorsunuz!”
Uzun bir yaz tatili öğretmenlik mesleğini seçmenin avantajlarından biri. Ama unutmayın, tatilimiz bütün yaz sürmüyor. Her Temmuz ve Ağustos ayında, kişisel gelişim ve müfredat planlaması için haftalarımı harcıyorum. Ve okul yılı boyunca, tüm hafta boyunca günde 12 saat ve her haftasonu en az bir gün çalışıyorum. Bunları toplayın, o zaman tatil günlerimizin neredeyse aynı olduğunu göreceksiniz.
- “Öğretmenlik iyi hoş, ama daha başarılı olmak ve daha çok para kazanmak istemez misiniz?”
Öğretmenlik yapıyorum çünkü bir fark yaratmak istiyorum. Öğretmenlik yapıyorum çünkü her gün yaptığım şey çocuklar için önemli. Benim için başarı böyle bir şey.
Kaynak: http://www.upworthy.com/12-things-you-should-never-ever-say-to-teachers?c=ufb8