Yaşam döngüsü içinde birçok role sahip oluyoruz…
Anne babalarımızın evladı, ağabey ve ablalarımızın kardeşi veya kardeşlerimizin ağabey ve ablaları, üst kuşak ebeveynlerimizin torunları, dayı-amca-hala- teyzelerimizin yeğenleri… Bunlar haricinde benliğimiz, işlerimizin bizlere verdiği mesleki unvanlar, sosyal çevremizin sunduğu arkadaşlık gibi çokça role ev sahipliği yapıyor. Toplumun parçası olarak yaşamak bize vatandaşlık gibi rolleri beraberinde getiriyor.
Peki ebeveynler hangi rollere sahip?
Anne-babalar, başlangıçta birbirlerinin yalnızca partneri iken, evlilik ile birlikte eş rolüne, çocukların dünyaya gelmesi ile ebeveyn rolüne ve çocukların okula başlangıcı ile birlikte de veli rolüne sahip oluyorlar. Anlayacağınız yaşam döngüsü, hayatın doğal akışı içinde bizlere hızla yeni roller eklemeye devam ediyor. Kimi zaman bu rollere uyum sağlamakta ve aralarında geçiş yapmakta zorlanıyoruz. Yaşam döngüsünün bize sunduğu rolleri birer gömleğe benzetebiliriz. Hızla üst üste giyilen bu gömlekler benliğimizi sıkıştırıp nefes almamızı güç hale getirebiliyor, stres ve kaygı yaşamamıza neden olarak kişilerarası ilişkilerimizi de olumsuz etkileyebiliyor. Her rolün bizden beklentilerinin farklı olması ise yorucu olabiliyor. Örneğin; çalışan rolümüz bizden ciddi ve planlı olmamızı beklerken ebeveyn rolü bunun tam aksine bizden eğlenceli ve esnek olmamızı bekleyebiliyor. Çocuğumuz, ebeveyn rolünde kendi ihtiyaçlarının karşılanmasını bizden beklerken, kendi anne-babalarımız da yaşlarının ilerlemesi ile birlikte uğraştıkları sağlık sorunları hakkında bizlerden destek bekleyebiliyorlar. Hatta psikoloji literatürü, bu arada sıkışmışlığı tanımlamak için okul dönemi çocuğu olan ebeveynleri ‘sandviç jenerasyon’ olarak tanımlıyor.
Yaşamda sahip olduğumuz farklı rolleri dengelemek ve ebeveyn rolüne uyum sağlamak için nelere dikkat etmeliyiz?
TIPKI UÇAKLARDAKİ ANONS GİBİ!
‘OKSİJEN MASKESİNİ ÖNCE KENDİNİZE SONRA ÇOCUĞUNUZA TAKIN.’
- Öncelikle anne babalar, kendilerini ve eş rollerini ihmal etmemelidirler.
- Çocukların dünyaya gelişinden sonra zaman içinde daralttıkları diğer rolleri (çalışan olmak gibi) çocuklar büyüdükçe yenilemeyi ve genişletmeyi unutmamalıdırlar.
- Benliklerini besleyen, çalışan ve üreten olmak, arkadaşlık, dostluk gibi rollerine zaman ayırmalıdırlar.
- Toplumun, içinde yaşadıkları kültürün ve kendi ebeveynlerinin, ebeveynlik hakkında onlara yönelttikleri beklentilerin kendi üstlerinde baskı yaratıp yaratmadığını değerlendirmeli ve bu beklentilerin gerçekçiliğini sorgulamalıdırlar.
Özetle ebeveyn olmak, yaşamdaki diğer rollerden kopmak, benliğimizi besleyen diğer kanalları bloke etmek ve kendimizi unutmak değildir. Unutmayalım ki sağlıklı ebeveynlik sağlıklı benliği gerektirir.
Uzman Klinik Psikolog Ilgın ÇAKMAK Mia Emirgan Okul Müdürü
[/fusion_title][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container]