Kasım ayında havalar biraz daha soğuk olmaya başlarken, bir orman anaokulu olarak çocuklarını bize kayıt ettirmek isteyen ailelerden gelen sorulardaki değişimi çok net gözlemleyebiliyoruz:
Çocuklar çok hastalanıyor mu?
Kışın dışarıda oldukları için üşütmüyorlar mı?
Üşümüyorlar mı, ıslanmıyorlar mı ve donmuyorlar mı?
Orman anaokulumuzdaki çocuklar, geleneksel bir anaokuldaki çocuklardan çok çok daha az hastalandıkları için bu soruya cevap vermek çok kolay bizim için.
İçeride sürekli dönüp duran kirli havada nefes almak yerine…
Etrafta koştururken, her seferinde bütün ciğerlerini dolduracak kadar bol temiz hava yutuyorlar.
Üzeri yapış yapış parmak izleriyle dolu plastik oyuncaklara dokunmak yerine…
Çalıp çırpı, yaprak ve doğanın binbir türlü başka “nimetini” toplayarak oyun oynuyorlar.
Bütün gün oturup, kalp atışlarını neredeyse hiç hızlandırmamak yerine…
Tırmanıyor, kazıyor, yuvarlanıyor, zıplıyor ve sallanıyorlar. Kemikleri güçlendirme, kas yapma ve kardiyovasküler egzersizin bir karışımını yapıyorlar aslında.
Fiziksel gelişimleri ve fiziksel sağlıkları yüksek bir seviyede kalıyor. Hareket aynı zamanda çocukların duygusal sağlıklarını da geliştiriyor çünkü gevşemeyi ve sakinleşmeyi de sağlıyor.
İnsan bağışıklığını toprakla, çamurla ve diğer doğal malzemelerle oynayarak oluşturur. Dolayısıyla hijyene yönelik tüm endişeler anlamını yitirir. Kışın açık havada oynamak çocuklara sağlık konusunda inanılmaz faydalar sağlar.
Kış ayları boyunca geleneksel bir anaokulunda kol gezen öksürük, grip, mide iltihabı ve diğer çocukluk hastalıkları kışın açık havada oyun oynayan çocukları fazla etkilemez. Elbette onların da kış boyunca burunları akar ama bunlar grip ve nezledeki gibi koyu sümüklü burunlar değildir. Bunlar, harcadığımız güç sayesinde içimizde hissettiğimiz sıcaklık ile dışarıdaki soğuk havanın bir sonucu olarak akan burunlardır.
Su çiçeği, el, ayak ve ağız hastalığı gibi küçük çocuklar arasında “vahşice” yayılan hastalıklar ormana pek uğramazlar.
Kış boyunca açık havada oyun oynamanın kendini hemen gösteren etkileri çok açıktır. Ama bunun kadar önemli olan bir şey daha var ki o da soğuk aylar boyunca açık havada oyun oynayan çocukların yaşadığı uzun vadeli faydalar. İngiliz Kalp Vakfı’nın güncellediği aktivite rehberine göre 2-5 yaş arası çocuklar hem şu anki sağlıklarına katkıda bulunmak hem de geleceğe yönelik sağlık alışkanlıkları kazanmak ve faydalar edinmek için günde en az 3 saat hareket etmeliler.
“Yardımsız olarak yürüyebilen okul öncesi çağındaki çocuklar, tüm güne yayılacak şekilde günde en az 3 saat fiziksel olarak aktif olmalılar.— İngiliz Kalp Vakfı (BHF)
Çoğunlukla kapalı alanda geçen bir günün içine, bu hareket gerekliliğini dahil etmek zor olabilir. Ama çocukları dışarı çıkarırsanız, doğal eğilimlerinin zaten hareket olduğunu göreceksiniz. Orman okulundaki çocuklar günde en az 6 saat boyunca hareket halindedirler. Eğlenirler, oyun oynayarak hareket etmeye çok kolay ikna olurlar. Ve bu oyunları oynamaları, obez çocuklar oranının bir parçası olmaları olasılığını azaltır. (Bu oran İngiltere’de korkutucu bir şekilde yüksektir: 2014 verilerine göre yaşları 2-15 arası olan çocukların %31.2’si obez ya da aşırı kiloludur.)
Peki çocuklar üşütüyor mu? Doğru giyindikleri sürece hayır! Unutmayın, her bir yetişkin adımı için bir çocuğun 2 ya da 3 adıma ihtiyacı vardır, yani onlar sandığımızdan çok daha aktifler. Hatta çocuklar yerine soğuktan en çok öğretmenler şikayet eder! Eğer doğru giysileri giyer, doğru ayakkabı ve aksesuarları kullanırlarsa küçük çocuklar bütün gün açık havada koşturabilir.
“Kötü hava diye bir şey yoktur, sadece uygun olmayan kıyafet vardır.”— Alfred Wainwright
Dünya Sağlık Örgütü, 21. yüzyılın en ciddi küresel sağlık sorunlarından birinin çocukluk obezitesi olduğunu söylüyor. Obez çocuklar, pek çok sağlık probleminin yanı sıra çocukluk diyabetine de daha yatkınlardır. Raşitizmin görüldüğü çocukların sayısındaki yükselmeden dolayı doktorların çocuklara D vitamini tabletleri yazması inanılmaz bir şey. Çünkü bu sağlık sorunlarını yaşama olasılığını belirgin bir şekilde azaltmanın çok basit ve kolay bir yolu var.
Buna bir de açık havada hareket ederek fazla zaman geçirmenin iyi geldiği bilimsel olarak kanıtlanmış olan DEHB (Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu) gibi davranış problemlerini de ekleyin. Çocuklar oyun oynarken de öğrenmeye devam ederler. Üstelik oyun, 2 ila 5 yaşındaki çocukların dünyaya karşı daha fazla merak geliştirmelerinin ve öğrenmeye karşı tutku duymalarının en iyi yoludur.
Dahası, bilim insanları açık havada daha fazla zaman geçiren ve nesnelere çok yakından değil de orta ila uzak mesafeden odaklanmaya daha alışık olan çocuklarda miyop vakalarınının görülme sıklığının daha düşük olduğunu söylüyor.
Fiziksel ve duygusal sağlığa katkıda bulunmak için hayatınızda basit bir değişim yapmanız yeterli. Bırakın çocuklar açık havada oynasın. Düzenli olarak, neşeyle, tüm yıl boyunca… Günler kısaldığı için kapalı alanlara kaçmanız gerektiğini düşünmeyin.
Küçük çocuklar kışın da gün boyunca kıkırdamaya, koşmaya, tırmanmaya ve gülmeye devam edecektir. Ve bunun sonucunda sağlıkları belirgin bir şekilde daha güçlü olacaktır.
Bu yazı MOMO ANAOKULU tarafından desteklenmektedir.
Kaynak: https://www.littleforestfolk.com/blog/the-health-benefits-to-wintering-outdoors