Hala hatırlarım, dokuz- on yaşlarındayken babamın açık öğretim kitaplarının ve klasik eserlerin içinde olduğu üç ya da dört kolili bir kitaplığımız vardı. Onlara her zaman dokunmaya cesaret edemezdim. Ne zaman ki büyüdüm –neye göreyse artık- o zaman o kitaplara dokunmama ve okumama izin verildi. Hepsini okumadım ama yine de onlarla birlikte büyümek güzeldi. Taşındığımız iki eve bizimle birlikte geldiler. Yoksulluktan mı ya da bilgisizlikten mi nedir bilinmez ama son evimizde bir kitaplığımız oldu da kitapları diziverdik raflara…
Etiket: