İngiltere’de, Bangor Üniversitesi ve Halk Sağlığı Kurumu tarafından gerçekleştirilen bir çalışmaya göre, düzenli spor yapmak fiziksel-psikolojik şiddete bağlı travmalar yaşamış çocukların ruh sağlığını düzeltecek etkilere sahip olmakla kalmıyor, ileriki yaşamlarında tehdit edebilecek zihinsel sağlık problemlerine karşı da koruyucu bir rol oynuyor. Araştırma, olumsuz çocukluk deneyimleri geçirmiş ancak düzenli spor yapan çocukların bir yetişkin olarak akıl hastalığına yakalanma olasılıklarının daha düşük olduğunu ortaya koyuyor. Travmatik çocukluk geçiren kişilerin, yetişkinliklerinde spor yapmaya devam etmeleri de zihinsel olarak daha sağlıklı bireyler olma ihtimallerini yükseltiyor.
Bulgular gösteriyor ki dört veya daha fazla olumsuz çocukluk deneyimi yaşamış kişilerin, yetişkin hayatlarında ruhsal hastalıklarla başa çıkmak zorunda kalma olasılığı dört kat; kendilerine zarar verme ve intihara girişim olasılığı ise on kat daha fazla. Dört kereden fazla olumsuz çocukluk deneyimi yaşamış bu kişilerle yapılan izlemelere göre düzenli spor yapan gruptaki ruh hastalıkları seviyesi yüzde 19 iken, yapmayanlardaki oran yüzde 25.
Sporun ruhsal hastalıkları önleyici ve iyileştirici olma ihtimali
Raporun dikkat çektiği en önemli nokta ise şöyle: “Burada saptanan ilişkilere göre spor ile bu tip rahatsızlıkların kesin olarak engellenebileceği değil; sporla daha fazla ilgilenmenin, ruh sağlığında iyileşme ve ruh sağlığını koruma adına oldukça önemli etkileri mevcut olduğu ortaya kondu.”
Aynı araştırma gösteriyor ki, bir kulübe üye olup takım sporu yapan yetişkinler de ruh sağlıklarını korumaya daha yakınlar. Yapılan sporun fiziksel etkilerinin yanı sıra, takım ruhu ve arkadaşlık olgularının da zihinsel sağlığa oldukça iyi gelen unsurlar olması önemli.
Halk Sağlığı ve Bangor Üniversitesi tarafından yayınlanan daha önceki rapor da, dört veya daha çok olumsuz çocukluk travması geçirmiş kişilerin, ileriki hayatlarında baş gösterebilecek kronik hastalıklara iki kat daha yatkın olduğunun altını çiziyor. Bu kişiler Tip 2 Diyabet hastalığına dört, kalp hastalıklarına ve solunum yolu rahatsızlıklarına ise üç kat daha meyilliler.
Peki yetişkinler için çok mu geç?
Kanada ve ABD’de, yaklaşık beş kişiden biri tüm yaşamı boyunca bir akıl hastalığı geçiriyor ve bu hastalıkların önlenmesi kalp, diyabet ve kanser gibi diğer kronik rahatsızlıkların önlenmesi kadar önemli. Tüm kronik rahatsızlıklarda olduğu gibi düzenli fiziksel aktivite, ruh hastalıklarının iyileştirilmesinde de önemli bir rol oynuyor.
Toplam 266.939 katılımcıyla değerlendirilen yeni bir çalışma ise haftada 150 dakika veya daha fazla aktif spor yapmanın, depresyon riskinde yüzde 20’lik bir azalma ile ilişkili olduğunu bildiriyor. Kanada’da 7-13 Mayıs 2018 tarihleri arasında, Ruh Sağlığı Haftası kapsamında düzenlenen koşu ile egzersizin zihin ve beden üzerindeki etkileri hakkında düşünmek adına bir farkındalık yaratılmaya çalışılıyor.
Stres ve endişelerinizi sporla azaltın
Egzersizler hem anında hem de uzun vadede faydalar sağlıyor. Araştırmalar, sadece bir egzersizden sonra bile insanların o gün boyunca olumlu deneyimler yaşama şansının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Tek bir antrenman bile hafıza ve bilişi geliştirebiliyorken daha fazlasıyla çok daha olumlu sonuçlar elde etmek neredeyse kaçınılmaz.
Daha önce aktif olarak spor yapmayan ve dört haftalık bir yürüyüş programına başlayan kişilerle yapılan çalışmalarda, stres ve anksiyete seviyelerinde azalmalar saptandığı ortaya konuyor. Depresyon tedavisinde olanlar içinse egzersizin semptomları azalttığı kanıtlanmış gerçekler arasında. Bu sebeple, depresyonla başa çıkmada, Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından kullanılan tedavi kılavuzunda “egzersiz yapmak” yer alıyor.
Endorfin ve egzersiz
Egzersiz, bizi iyi hissettiren hormonları serbest bırakır. Egzersiz yapıldığında vücut, bazı insanların “mutluluk hormonu” olarak tabir ettiği endorfin hormonunu salgılar. Endorfin ağrıyı bastırıcı, morfin gibi sedatif özelliklere sahip bir yapıdır. Etkileri düşük aktivite seviyelerinde bile hissedilebilir.
Ek olarak egzersiz, beyin ödüllendirme sistemi ile ilişkili olan ve endokannabinoidler adı verilen nörotransmitterleri de serbest bırakır. 2017’de yapılan bir çalışmada denetimli egzersiz seanslarına tabi tutulan yetişkinlerin endokannabinoid düzeylerinde artış; depresyon, gerilim ve negatif duygu durumlarında ise azalışlar tespit edildi. Fiziksel olarak aktif olmak, takım oyunları kısmında da belirtildiği gibi, sosyal açıdan zihinsel sağlığa yararlı olan ilişkiler kurmak için sayısız fırsat sağlayabilir.
Beyin fonksiyonlarınızı geliştirin
Beyindeki bazı fizyolojik özellikler, egzersiz sonucunda ortaya çıkar. Egzersizin BDNF (Beyin Kaynaklı Nörotrofik Faktör)’de bir artışa yol açtığı ve daha yüksek seviyelerinin Parkinson ve Alzheimer hastalıkları için riski azaltabileceği de ortaya konanlar arasında.
Yaşlandıkça beyin hacmimiz azalır. Bununla birlikte, kontrollü çalışmaların gözden geçirilmesi, yürüme, koşma veya bisiklete binme gibi aktivitelere katılan kişilerin katılmayanlara kıyasla, hipokampus (Beynin duygularla ilgili kısmı) hacminde artışlar olduğu da saptanmış durumda. Ayrıca, fiziksel olarak daha fit olmak, beyindeki nöronal lif bütünlüğü ile ilişkili ve bu da daha yüksek beyin fonksiyonuna bağlı. Egzersizin hafıza ve biliş geliştirmek adına faydaları da hafızasında bozulma olan yetişkinler için altı aylık bir fiziksel aktivite programı ve 18 aylık takip süresi olan bir çalışmayla ortaya kondu.
Sporun hem çocuklar hem de yetişkinler için faydalarının sadece fiziksel olmadığının farkında olmamız gerekiyor. Koşu yapın, basketbol oynayın, bisiklete binin, yoga yapın… Herkes, vücut şekli ve büyüklüğünden bağımsız olarak kendine göre bir egzersizle spordan ruhsal ve fiziksel olarak yararlanmanın bir yolunu bulabilir.
Kaynaklar:
https://theconversation.com/how-exercise-can-boost-your-brain-function-95506